Finansal
piyasalar fon fazlalığı olanlar ile fona ihtiyaç duyanları bir araya getirir.
Böylece karşılıklı ihtiyaçlar giderilmiş olur. Fon açığı olan fona ulaşmanın
karşılığında bir bedel ödemeye razıdır. Fon fazlalığı olan ise belirli bir
getiri karşılığında tasarrufunu başkasına kullandırmaya. Karşılıklı bu
alışveriş temelde iki tür ilişki doğurur.
1.
Borçlanma: Fona ihtiyacı olan fon fazlası olandan
borçlanır. Bu ilişkide paranın kullanıp hakkını devralan kişi, vade geldiğinde
anaparanın üzerine paranın kirası olarak faiz ödemesinde bulunur.
2.
Ortaklık: Bu durumda tasarruf sahibi parasını ilgili firmaya
ortak olma karşılığında kullandırmaktadır.
Peki
fona ihtiyaç duyanlar söz konusu yollara başvurmadan önce neler yapabilirler?
1.
Firmalar çeşitli amaçlar ile kasasında ve banka
hesaplarında bir miktar para bulundururlar. Fona ihtiyaç duyulduğunda kasa ve
banka hesapları kullanılarak fon ihtiyacı giderilebilir. Böylece firmanın kasa
ve banka hesabında bir azalma meydana gelir. Fon ihtiyacı bu şekilde
karşılandığında nakit rezervlerinin azalır ve firmanın riski artar.
2.
Firmalar gelir sağlamak amacıyla devletin ya da başka
işletmelerin ihraç etmiş olduğu menkul kıymetlere de yatırım yaparlar. Örneğin devlet
tahvili veya şirket tahvili satın alır karşılığında faiz geliri elde ederler, hisse
senedi satın alıp sermaye kazancı ve kar payı elde edebilirler. Fona ihtiyaç
duyan firmalar daha önce satın aldığı menkul kıymetleri satarak fon
ihtiyaçlarını giderebilirler. 1990’lı yıllarda devlet tahvillerinin faiz
oranları ve hisse senedi getirileri çok yüksek olduğu için firmaların ana faaliyeti
olarak göremeyeceğimiz menkul kıymet yatırımlarından önemli kazançlar sağladıklarını
söyleyebiliriz. 2000’li yıllarda kamunun azalan borçlanma ihtiyacı ve düşen faiz
oranlarıyla birlikte firmaların menkul kıymet yatırımlarından elde ettiği kazançların
azaldığı da yine belirtilebilir.
Firmalar daha önce ihraç etmiş oldukları kendi
hisse senetlerini de alıp satabilirler. Hisse senedi fiyatının değerinin
altında olduğunu düşündüklerinde satın alır aksi durumda da satarak kazanç
sağlamaya çalışırlar. Firmalar fon ihtiyacını karşılamak için geçici yatırım
amacıyla satın almış oldukları kendi hisse senetlerini de satabilirler.
3.
Fona ihtiyaç duyan firmalar sabit varlıklarını satarak
küçülme yoluna gidebilirler. Böylece fon ihtiyacı karşılanmış olur. Ancak bu seçecek
önemli riskleri de beraberinde getirir. Sabit varlıkların satışı firmanın
üretim kapasitesini azaltarak ilerleyen dönemlerde firmanın varlığını tehdit
eder hale gelebilir. Dolayısıyla bu seçeneğe başvurulacağı zaman satılacak
varlıkların üretim kapasitesine olan etkisi iyi değerlendirilmelidir. Bu risk
alınmak istenmiyorsa da leasing yolu ile sabit varlıklar satılıp tekrar
kiralanabilir. Böylece hem fona ulaşılmış hem de üretim kapasitesi azalmamış
olur.
Bu
yollar ile fon ihtiyacının tamamını karşılayamayan firmalar bono, tahvil, hisse
senedi gibi menkul kıymetler ihraç ederek veya başta bankalar olmak üzere
finansal kuruluşlardan kredi kullanarak fon ihtiyaçlarını giderirler.
Firmalar
sürekli fona ihtiyaç duymazlar. Dönem dönem fon fazlalıkları da söz konusu
olur. Bu durumda da yukarıda maddeler halinde anlatılanların tam tersi
yapılarak fon fazlalıkları değerlendirilir. Yani;
1.
Kasa ve banka hesaplarında tutulan para miktarı
artırılabilir. Bu durum firmanın likiditesinin artması anlamına gelir ve
firmaya bir takım avantajlar sağlar.
2.
Menkul kıymet yatırımlarını artırabilirler. Yine vadeli
satış koşullarını esneterek alacaklara ve stoklara yatırım yapabilirler.
3.
Daha önce karlılıklarını görece düşük buldukları için
gerçekleştirmedikleri projelere yatırım yapılabilir. Böylece firmalar sabit
yatırımlarını artırmış olurlar.
İşletme yoneticileri icin cok kiymetli bilgiler veriyorsunuz 90 li yillarda firmalarin fon fazlalarini devlete borc vermelerine yaptiginiz vurgu ekonomide nereden nereye gelindigi hakkinda fikir veriyor ancak 1994 ve 2001 krizlerinde isletme yonetimi tam bir kabus olmuştu hava guzelken geminin yonetimi sorun olmaz mesele firtina ciktiginda limana nasil geleceginizdir bu krizlerin sebeb ve sonuclari isletme yoneticileri icin aydinlatici olacaktir
YanıtlaSil