Başlık çok ürkütücü… Sorsan kimse savaş
istemiyor… Her yerde kan ve gözyaşı…
Yapay zekâ ile çığır açan, gezegenler
arası yolculuğu gözüne kestiren insanoğlu problemlerini konuşarak çözemiyor…
Esad rejiminin İdlib’de
gerçekleştirdiği saldırı dünyayı ayağa kaldırdı. BM bu konu üzerine toplandı.
Saldırı kınandı. Rusya ilk etapta Esad’e desteğimiz sınırsız değil dedi. Esad rejimi
ise kimyasal saldırıyı üstlenmedi. Benzer bir durum 2013 yılında da yaşanmıştı.
Ölü sayısının 1.000’den fazla tahmin edildiği saldırıda da Esad rejimi kimyasal
silah kullanmadığını ifade etmişti. BM kimyasal silah denetçileri ise atılan
roketlerde sarin gazı olduğunu doğrulamıştı. Obama yönetimi tepki olarak hava
saldırısı hazırlığındaydı. Rusya’nın önerisi üzerine bundan vazgeçilmişti.
Şimdi ise ABD benzer bir açıklama yaparak “kırmızı çizginin geçildiği ifade
edilerek” füze operasyonu gerçekleştirildi.
Bu savaş medya eli ile de yürütülüyor. Takip
ettiğiniz yere göre olayın faili farklı. Kimisi Esad rejiminin kimyasal saldırı
yaptığını ileri sürerken, kimisi de saldırı sonrası kimyasal reaksiyon olduğunu
söylüyor. Kimyasal saldırıyı Esad rejiminin yaptığı kanıtlanırsa rejimin meşruiyeti
kaybolabilir. Peki Rusya ve İran’ın desteği ile güç kazanan Esad rejimi böyle
bir riski niye alır? Güç zehirlenmesi denebilecek kadar güçlendiği söylenemez. Terörist
ilan ettiği halka bu yapılan revadır diye mi düşünülüyor, bilinmez...
Trump bu fırsatı kaçırmadı, bu
konuda pasif kalan Obama yönetimini eleştirdi. Sonra da İdlib’e hava
saldırılarının yapıldığı havaalanı, 59 tane Tomahawk füzesi ile ABD’nin Akdeniz’deki
kuvvetleri tarafından vuruldu. ABD’nin güvenliği için füze operasyonu elzemdi
açıklamaları yapıldı. Bu hamle ile ABD aynı zamanda son günlerde balistik füze
denemeleri ile tekrardan gündeme gelen Kuzey Kore’ye de mesaj vermiş oldu. ABD
saldırının orantılı olduğunu ve bununla sınırlı kalacağını söyledi ve Esad’sız
Suriye çağrıları da yaptı. Bundan sonrasını Rusya ve İran’ın atacağı adımlar belirleyecek
diyebiliriz.
İran ABD’nin hava saldırısını güçlü
şekilde kınadı. Rusya ABD’nin saldırılarının terörizm ile mücadele çabalarını
baltalayabileceğini belirtti. ABD’nin hava saldırısının uluslararası yasaları
ihlal ettiğini belirtti. Rus ve ABD ordularının Suriye’deki işbirliğini durdurulabileceği
gündeme geldi. Böyle devam ederse Rusya ve ABD Suriye’de karşı karşıya
gelebilir ve bu durum tüm dünyayı ilgilendiren bir savaş halini alabilir.
Batı ülkeleri ise ABD’nin füze
operasyonunu desteklediklerine dair açıklamalar yaptılar. İngiltere ABD’nin
operasyonuna tam destek veriyoruz açıklaması yaptı. Japonya’da ABD’nin kimyasal
silahların yayılmasını engellemeye dönük eylemini desteklediğini belirtti.
İsrail de ABD saldırısını desteklediğini açıkladı. Türkiye’de de açıklamalarda
bulunuldu. Başbakan Yardımcısı ve Hükümet Sözcüsü Numan Kurtulmuş ABD füze
operasyonunun “olumlu” ve “anlamlı” olduğunu, Esad rejiminin uluslararası
alanda cezalandırılmasının şart olduğunu belirtti. Türkiye Dışişleri Bakanlığı Türkiye’nin
atılacak adımları desteklediğini belirtti. Operasyonların devamını konusunda
istekli göründü. Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın Esad rejiminin
suçlarına olumlu verilmiş bir cevap değerlendirmesinde bulundu.
Finansal piyasaların saldırı sonrası
verdiği tepkilere bakalım. ABD’nin füze operasyonunun bununla sınırlı kalacağı
yönündeki açıklamalar finansal piyasalar açısından olumlu. Ancak ABD’den farklı
adımlar gelir bu konuda da Türkiye’deki üslerini kullanmak isterse, son dönemde
Suriye konusunda Rusya ve ABD arasında sıkışan Türkiye bir tercih yapmak
zorunda kalabilir. Bugünkü açıklamalar ABD’nin yanında bir görüntü veriyor. Türkiye
için kritik bir dönemin başladığı belirtilebilir.
ABD’nin füze operasyonu ile birlikte
risk iştahı geriledi. Güvenli limanlar artışa geçti. Brent Pertol %1,7 oranında
yükseldi. Rusya için olumlu, Türkiye için olumsuz. Altın %1,1 oranında arttı. Dolar
karşısında Rus Rublesi %0,8, Türk Lirası %0,2 oranında değer kaybetti. Haber
ilk duyulduğunda değer kayıpları daha yüksek olsa da füze operasyonunun sınırlı
kalacağı beklentisi ile bu düzeylerde dengelendi.
Trump ile birlikte Ortadoğu’da da
yeni bir dönem başlıyor. Alınacak pozisyonlar kritik öneme sahip. Savaşsız bir
dünya dilemek ise çok önemli, keşke sonuç getirse...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder